Lorem ipsum dolor sit amet, consectetur adipiscing elit. Ut elit tellus, luctus nec ullamcorper mattis, pulvinar dapibus leo.
Osteoartrit, orta-ileri yaşların hastalığıdır. Yaş ilerledikçe hastalığın görülme sıklığı artar. Örneğin, 70 yaşındaki insanların yaklaşık dörtte üçünde osteoartrit bulguları vardır.
Bazı ailelerde çok daha sık olarak ve daha erken yaşlarda osteoartrit geliştiği bilinmektedir.
Fazla kilo ve şişmanlık eklem üzerine binen yükü artırarak özellikle diz osteoartriti gelişme olasılığını yükseltmektedir.
Eklemlerde doğuştan görülen (kalça çıkığı, kalça eklemi ile yuvası arasındaki uyumsuzluklar) ya da sonradan kaza, travma, hastalık gibi nedenlerle gelişen yapısal bozukluklar, eklemin işleyişini aksatarak osteoartrit gelişme riskini artırmaktadır.
Diz ve ellerde görülen osteoartrit kadınlarda daha sık görülür. Kalça eklemi osteoartriti ise kadın ve erkeklerde eşit oranda görülmektedir.
Eklem kıkırdağının dejenerasyonu olan osteoartrit halk arasında kireçlenme olarak bilinmektedir. Eklem kıkırdağındaki bozulma, aşınma, yıpranma sonucu ağrı, eklemde şişlik, hareket kısıtlığı gibi kişinin yaşam kalitesini düşüren belirtiler görülebilmektedir.
Eklemlerin birbirine sürtünmesini engelleyen sinoviyal sıvının oluşumunda rol oynar. Bireylerin, gereken esnekliği ve eklem korumasını gerçekleştirebilmeleri adına yeteri kadar glukozamin sentezleyebilmeleri önemli bir husustur.
Kondroitin sülfat, kıkırdağın yapısında en yoğun miktarda bulunan yapıtaşlarından biridir. Kondroitin sülfat, kıkırdakların su ve besinleri tutması, kıkırdağın beslenmesi için gereklidir.
Hareketli eklemlerimizin boşluğunda bulunan ve kolayca hareket etmemizi sağlayan sıvının doğal bileşenlerinden biridir.
Yumurta zarı, yumurta dış kabuğu ile beyaz kısmı arasında kalan zardır. Yapısında; glikozamin, kondroitin sülfat, kollajen, hyaluronik asit ve birçok başka enzim bulunmaktadır.
Manganez bir oligoelementtir. Vücutta çok küçük miktarlarda mevcuttur. Kıkırdağın oluşumunda yer alan reaksiyonlarda görev yapan enzimlerin yardımcısı (kofaktörü) olarak görev yapar. Manganez, glikozaminoglikanların sentezi sırasında reaksiyonların hızlanmasına katkıda bulunur.
En zengin organik sülfür (kükürt) kaynağıdır. %34 oranında sülfür içerir. Kıkırdağın oluşumunda yer alan reaksiyonlarda görev yapan enzimlerin yardımcısı (kofaktörü) olarak görev yapar.
Sarmal yapıdaki kolajenin enzimler yardımı ile küçük parçalara ayrılmış haline kollajen peptit ismi verilir. Tip I kollajen peptitleri, kıkırdak doku için gerekli temel besin maddelerini bünyesinde bulundurur.
Kıkırdakta en fazla bulunan kollajen tipidir. Kıkırdağın esnekliğinden ve sağlamlığından sorumludur.
Zerdaçal olarak bilinen kurkumin, geleneksel tıpta yüzyıllardır kullanılmaktadır. Ancak kurkumin tek başına vücuda alındığında ince bağırsaklardan emilimi ve vücut tarafından kullanımı çok azdır. Kurkuminden fayda sağlanması için mutlaka özel taşıyıcılar ile birlikte (Siklodekstrin taşıyıcısı gibi) kullanılması gerekir.
Akgünlük ağacı reçine ekstresi, geleneksel tıp alanında yüzyıllardır bilinen bitkisel bir kaynaktır.
Piknogenol ismi ile de bilinir. Piknogenol, Fransa’nın güneybatı sahillerinde yetişen Pinus Pinaster (Pinus Maritima)’den elde edilen flavonoit/polifenol yapısında bir bitki ekstresidir.
Zencefil, geleneksel tıp uzun yıllardır güvenle kullanılan bitkisel bir kaynaktır.
Vücutta en çok bulunan elementtir. Normal kemiklerin korunması için gereklidir. Menopoz sonrası kadınlarda kemik minerallerinin kaybını azaltır.
Kalsiyumun normal emilimine /kullanımına katkıda bulunur. Normal kemiklerin korunmasına katkıda bulunur.
Siz değerli ziyaretçilerimizle iletişim kurmak ve sorularınıza yanıt vermek bizim için büyük bir memnuniyet kaynağıdır.
Türk Gıda Kodeksi Beslenme ve Sağlık Beyanları Yönetmeliği
*Mangan normal enerji oluşum metabolizmasına katkıda bulunur.